MENÜ

DUYURU :

Bildirimlere izin vererek gelişmelerden anında haberdar olabilirsiniz.

Sigaraya 1.5 lira sağlık vergisi geliyor

Hükümet 2.8 milyar TL'yi bulan faturayı düşürmek için sigaraya paket başına 1.5 liralık sağlık vergisi getiriyor.

Sigaraya bağlı hastalıkların devletin sağlık harcamalarında önemli bir yer tutması, bakanlıkları harekete geçirdi. Zaman'ın haberine göre, sigaraya paket başına 1,5 TL sağlık vergisi konulacak. Bu vergi, mevcut vergilerden bağımsız ilave olarak uygulanacak. Çalışma Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı çalışmaya Maliye Bakanlığı'nın da sıcak baktığı öğrenildi. Sigaraya sağlık vergisi konulmasından Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından ortak hazırlanan ve DSÖ tarafından yayınlanan raporun büyük etkisi var. Dünya örnekleri ve uygulamaları incelenen raporda, Türkiye'deki sigara kaynaklı hastalıkları ve bu hastalıkların yol açtığı sağlık harcamaları ayrıntılı olarak yer alıyor. Buna göre, devletin yaptığı sağlık harcamalarının yüzde 9'u sigara kaynaklı. SGK, Nisan 2010 ile Mart 2011 arasında sigara kaynaklı hastalıkların tedavisi için 2,8 milyar TL ödeme yaptı. Bu tablo, sağlık harcamalarının sürekli artmasının da etkisiyle sigara üzerinden sağlık vergisi alınmasını gündeme getirdi. SGK yetkilileri, daha önce düşünülen ancak sigaradaki ÖTV artışı nedeniyle gündeme getirilemeyen sağlık vergisinin bu kez uygulamaya konulacağını aktardı. Son yıllarda sigara ile mücadeleye büyük önem veren Türkiye, bu alanda önemli bir mesafe aldı. Ancak sigara alışkanlığı hâlâ son derece yaygın. Dünya Sağlık Örgütü ile SGK'nın ortak raporuna göre, Türkiye'de 16 milyona yakın tütün tiryakisi var. Bu kişilerin yarısı sigaranın yol açtığı hastalıklar sebebiyle hayatını kaybediyor. Her yıl sigaraya bağlı hastalıklar yüzünden hayatını kaybeden kişi sayısı ise 100 bin civarında. Bir başka deyişle günde 300 kişi sigaraya bağlı hastalıklar sebebiyle ölüyor. Sigaranın yol açtığı hastalıkların başında ise akciğer kanseri geliyor. Tütün, erkeklerde yüzde 90, kadınlarda ise yüzde 80 oranında akciğer kanseri ölümlerine yol açıyor. Sigaraya bağlı hastalıkların tedavi süreci de son derece zorlu geçiyor. Hem hasta sayısı fazla hem de tedavi maliyetleri bir hayli yüksek. Dünya Sağlık Örgütü ile SGK'nın raporuna göre, Nisan 2010 ile Mart 2011 tarihleri arasındaki bir yıllık sürede 4 milyon 280 bin kişi tütüne bağlı hastalıklar nedeniyle tedavi gördü. Bu hastalıkların SGK'ya maliyeti, erkeklerde 2 milyar 37 milyon TL, kadınlarda ise 768 milyon TL oldu. Sigara kaynaklı toplam tedavi harcaması 2,8 milyar olurken bunun 1,2 milyarı solunum yolu hastalıklarının tedavisine ayrıldı. Öte yandan sigara kaynaklı hastalıkların tedavisine ayrılan kaynağın da her yıl arttığı görülüyor. Geçen yıl 2,8 milyar TL'nin harcandığı bu alana, bir önceki yıl yapılan harcama ise 2,5 milyar liraydı. Raporda bu doğrudan maliyetlerin yanı sıra dolaylı maliyetlere de dikkat çekiliyor. Bu raporu dikkate alan SGK yetkilileri, hem sigara alışkanlığının azaltılması hem de devlete olan tedavi maliyetinin bir bölümünün tiryakilerden tahsili için düğmeye bastı. Başbakan: "İntiharın özgürlüğü olamaz" Dünya Sağlık Örgütü ile SGK'nın hazırladığı rapora Başbakan Tayyip Erdoğan, önsöz niteliğinde kısa bir değerlendirme yazısı yazdı. "İntiharın özgürlüğü olmaz" başlığını kullanan Erdoğan, "Sigara tüketimine yönelik mücadeleyi çok önemsiyorum. Çünkü insanımızı çok seviyorum. Onlara zarar verecek hiçbir şeyin bizim sorumluluğumuzda hayatta kalmasını istemiyorum" diye yazdı. Dünya Sağlık Örgütü Türkiye tütünle mücadele sorumlusu Dr. Toker Ergüder ise, sigaraya bağlı hastalıkların tedavisi için yapılan harcamaya dikkat çekerek, "Bu yükün finansmanı için paket başına bir maktu vergi ya da oransal bazda bir harcama vergisi düşünülebilir" dedi. Yıllık ortalama 5 milyar paket düzeyinde bir kullanım olduğuna işaret eden Ergüder, paket başına en az 50 kuruş verginin isabetli olacağının altını çizdi. 1,5 TL olması durumunda ise daha fazla insanın sigarayı bırakacağını söyledi.

Altın fiyatları bildiğiniz gibi sürekli olarak değişiklik göstermektedir. Türkiye altın fiyatları, aslında dünya genelindeki bazı parametrelere bağlıdır. Yani sadece Türkiye'ye bağlı herhangi bir piyasa altın fiyatlarını belirlememektedir. Bildiğimiz gibi dünya genelindeki borsaların açılış kapanış saatleri aynı anda olmamaktadır. Dünyanın herhangi bir yerindeki altın borsasında işlemler sonlanırken, bir diğerinde henüz yeni başlamaktadır.

Altın, yatırım araçları arasında uzun vadede kazanç sağlayan güvenilir bir maden olduğundan ve dilediğiniz anda alıcı bulabileceğinizden dolayı, çok fazla tercih edilmektedir. Altın fiyatlarını aslında dünya genelindeki ekonomiler aynı anda belirler. Borsanın en güçlü ülkesi ABD'dir. Bu nedenle de altın fiyatlarında daha çok ABD etkili olmaktadır. Geçtiğimiz dönemlerde altın fiyatlarını, ABD'de yaşanan krizler sıkça etkilemiştir. Bu nedenle altın fiyatlarının ABD'nin çeşitli kurumlarının davranışları doğrultusunda etkilendiğini söyleyebiliriz.

Bir başka açıdan baktığımızda altın, sadece kıymetli bir maden olarak yer almamaktadır. Altın aynı zamanda bir mücevher hammaddesidir. Özellikle bazı ülkelerde, mücevhere önemli ölçüde talep vardır. Türkiye de mücevher talebi fazla olan ülkeler arasında yer alıyor. Mücevher piyasasındaki bu talepler de altın fiyatlarına etki eden bir diğer unsurdur.

Altının aynı zamanda bir maden olduğunu hesaba katarsak, endüstriyel alanda da altına ihtiyaç olduğunu görürüz. Endüstriyel ihtiyaçlar, altın fiyatlarını ufak bir oranda da olsa etkilemektedir.

Altın fiyatlarını takip etmek ve en uygun zamanda altın alımı yapmak, tabii ki yatırımcılar için en doğru seçenek olacaktır. Siz de altın fiyatlarını takip ederek yatırımınız için uygun zamanı bekleyebilirsiniz.