MENÜ

DUYURU :

Bildirimlere izin vererek gelişmelerden anında haberdar olabilirsiniz.

Enerji faturası 21 milyar dolar azalacak

Türkiye'nin enerji ithalatının 2016'da petrol fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle, geçen yıl belirlenen tahminlerin yaklaşık 21 milyar dolar altında gerçekleşmesi bekleniyor.

2016-2018 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program'dan (OVP) derlenen verilere göre, Türkiye, geçen yıl 54,9 milyar dolarlık enerji ithalatında bulundu.

Geçen yıl yayımlanan OVP'de bu yıl için öngörülen 57,3 milyar dolarlık enerji ithalatı, yeni OVP'de 41,1 milyar dolara çekilirken, gelecek yıl için 60,1 milyar olarak belirlenen ithalat beklentisi 39,2 milyar dolar olarak revize edildi. Buna göre Türkiye'nin gelecek yıl enerji faturasının 20,9 milyar dolar düşmesi öngörülüyor. 

Programda petrol fiyatlarının yatay hareket edeceği varsayılarak, döviz kurlarındaki gelişmelere bağlı olarak 2017 yılında 42,5 milyar dolarlık , 2018 yılında da 48,6 milyar dolarlık ithalat öngörüsünde bulunuldu. Bir önceki OVP'de 2017 için ithalat tahmini 63,9 milyar dolar düzeyindeydi.

Buna göre gelecek 3 yılda Türkiye'nin enerji ithalatı için 130,3 milyar dolarlık ödeme yapması bekleniyor.

Petrol fiyatlarında düşüş devam edecek

Programa göre, varil başına geçen yıl 97,5 dolar olan brent tipi ham petrol fiyatlarının da bu yıl sonu 54,3 dolar olması bekleniyor.

Ham petrol fiyatının 2016'da 57,6 dolar, 2017 yılında 58,3 dolar olacağı, bu rakamın 2018'de ise 58,1 dolara gerileceği tahmin ediliyor.

İthalata ve cari açığa olumlu yansıyacak

Enerjide yüzde 70 düzeyinde dışa bağımlı olan Türkiye'nin, bu kalemdeki ithalat düşüşü, Türkiye'nin toplam ithalatına, dolayısıyla da cari açığa olumlu yansıyacak.

Önceki OVP'ye göre, bu yıl için 258 milyar dolar olarak öngörülen ithalat, 208,4 milyar dolara, 2016 yılı için 276,8 milyar dolardan 216,3 milyar dolara çekildi. 

İthalat beklentilerinde 2017 yılı için 297,5 milyar dolardan 239,6 milyar dolara düşüş görülürken, program dönemi sonu olan 2018'de de 265,6 milyar dolarlık ithalat bekleniyor. 

Programa göre 2015 yılında cari açığın milli gelire oranının yüzde 5,2 olarak gerçekleşmesi, program dönemi sonunda bu rakamın yüzde 4,4'e gerilemesi öngörülüyor

Altın fiyatları bildiğiniz gibi sürekli olarak değişiklik göstermektedir. Türkiye altın fiyatları, aslında dünya genelindeki bazı parametrelere bağlıdır. Yani sadece Türkiye'ye bağlı herhangi bir piyasa altın fiyatlarını belirlememektedir. Bildiğimiz gibi dünya genelindeki borsaların açılış kapanış saatleri aynı anda olmamaktadır. Dünyanın herhangi bir yerindeki altın borsasında işlemler sonlanırken, bir diğerinde henüz yeni başlamaktadır.

Altın, yatırım araçları arasında uzun vadede kazanç sağlayan güvenilir bir maden olduğundan ve dilediğiniz anda alıcı bulabileceğinizden dolayı, çok fazla tercih edilmektedir. Altın fiyatlarını aslında dünya genelindeki ekonomiler aynı anda belirler. Borsanın en güçlü ülkesi ABD'dir. Bu nedenle de altın fiyatlarında daha çok ABD etkili olmaktadır. Geçtiğimiz dönemlerde altın fiyatlarını, ABD'de yaşanan krizler sıkça etkilemiştir. Bu nedenle altın fiyatlarının ABD'nin çeşitli kurumlarının davranışları doğrultusunda etkilendiğini söyleyebiliriz.

Bir başka açıdan baktığımızda altın, sadece kıymetli bir maden olarak yer almamaktadır. Altın aynı zamanda bir mücevher hammaddesidir. Özellikle bazı ülkelerde, mücevhere önemli ölçüde talep vardır. Türkiye de mücevher talebi fazla olan ülkeler arasında yer alıyor. Mücevher piyasasındaki bu talepler de altın fiyatlarına etki eden bir diğer unsurdur.

Altının aynı zamanda bir maden olduğunu hesaba katarsak, endüstriyel alanda da altına ihtiyaç olduğunu görürüz. Endüstriyel ihtiyaçlar, altın fiyatlarını ufak bir oranda da olsa etkilemektedir.

Altın fiyatlarını takip etmek ve en uygun zamanda altın alımı yapmak, tabii ki yatırımcılar için en doğru seçenek olacaktır. Siz de altın fiyatlarını takip ederek yatırımınız için uygun zamanı bekleyebilirsiniz.