MENÜ

DUYURU :

Bildirimlere izin vererek gelişmelerden anında haberdar olabilirsiniz.

Elektrikte vatandaşa fatura müjdesi

Düzenli olarak elektrik faturasını ödeyen aboneye mahkemeden güzel haber geldi.

İstanbul 3. Tüketici Mahkemesi, elektrik faturasında kayıp/kaçak kullanım bedeli kesintisi yapılmasına itiraz eden ve elektrik şirketi AYEDAŞ aleyhine Üsküdar Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığı açtığı iade davasını kazanan tüketici Aziz Sülün'ü haklı bularak, elektrik şirketinin avukatlarınca açılan "karar iptali" davasını reddetti.

Üsküdar Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı'na başvuran Aziz Sülün, Anadolu Yakası Elektik Dağıtım AŞ'nin (AYEDAŞ) elektrik faturasında kayıp, kaçak bedeli olarak alınan bedeli iade etmesini talep etti.

Sülün'ün heyete sunduğu dilekçesinde, her ay kullandığı elektrikle ilgili adresine fatura geldiğini ve bu faturalarda hizmet bedeli karşılığı olmayan "K/K bedeli" adı altında kayıp, kaçak bedeli alındığını tespit ettiğini ifade edilerek, şu görüşlere yer verildi:

"Bu faturalarda bir hizmet bedeli karşılığı olmadığı açıkça belli olan, kötü niyetli diğer kullanıcıların kaçak kullanımı ve tedarikçi elektrik dağıtım firmasının ağır ihmal ve kusurları ile alt yapısının eksikliklerinden kaynaklanan kayıp ve kaçak tüketimlerinin bedeli karşılığı olarak bunun biz dürüst abonelere yansıtılması kabul edilemez."

Faturalarda kayıp ve kaçak oranlarının bölgeler arasında farklılık gösterdiğini ve faturalara yansıtılan oranlarda bile bir tutarsızlığın görülebileceğini aktaran Sülün'ün dilekçesinde, "Bir başkasının işlemiş olduğu suç, diğer taraftan dürüst tüketiciye yansıtılmakta, işlemediğim bir suç ile kişisel onurum zedelenmekte ve şahsıma atfen kusur izafe edilmektedir" ifadeleri yer aldı.

Sülün dilekçesinde, haksız ve hukuksuz olarak alınmış bedel veya bedellerin toplamı olan 28,67 TL'nin yasal faiziyle birlikte kendisine iadesi kararı verilmesini talep etti.

Aziz Sülün'ün başvurusuyla ilgili karar veren Üsküdar Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı, 8 Şubat 2012'de verdiği kararla, 28 Eylül 2011 ve 28 Kasım 2011 tarihlerinde kesilen toplam 8,21 TL kayıp kaçak bedelinin tüketiciye iade edilmesine hükmetti.

AYEDAŞ'ın "karar iptal edilsin" talepli başvurusu

Davalı AYEDAŞ'ın avukatı Öznur Terzi, Üsküdar Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı tarafından verilen bu karar nedeniyle, İstanbul 3. Tüketici Mahkemesi'ne başvurarak "kararın iptali" başvurusunda bulundu.

Üretilen elektriğin maliyetinin tüketicilere yansıtılmasının faaliyetin doğal sonucu olduğu belirtilen AYEDAŞ avukatının dilekçesinde, şu ifadelere yer verildi:

"73 milyonluk nüfusunun doğrudan, gerek evinde gerekse iş yerinde elektrik tüketmek zorunluluğunun söz konusu olduğu bir yapıda kaçak kullanımın da sıfırlanması mümkün değildir. Ancak kaçak tüketimin asgari düzeye indirgenmesine ilişkin düzenlemelerin yapılması gerekir. Bu çerçevede EPDK, her bir dağıtım bölgesi için hedef kayıp/kaçak oranları esas alarak fiyat belirlemiştir. Mevzuata uygun olarak gerçekleştirilen bu ayrıştırmayı zorunlu kılan bir kısım teknik hususların mevcut olduğu da açıktır.

Tüketicilerin serbest tüketici olduğu bir piyasada yeni düzenlemenin yapılmaması halinde teknik olmayan kaybın maliyetinin dağıtım şirketlerine verilen hedeflerle uyumlu olan kısmının karşılanması hususu olanaksız hale gelecektir. Dolayısıyla söz konusu düzenleme, Türkiye elektrik piyasası için ön görülen uzun vadeli yapıyla uyumu tesis etmek, kayıp kaçağın maliyetinin tüketiciler arasında eşit paylaşımını sağlamak ve kanun ve strateji bölgesinde öngörülen mekanizmaya yönelik ilerde çıkabilecek sorunları ortadan kaldırmak amacıyla ilgili mevzuat çerçevesinde hayata geçirilmiştir."

"Tüketicinin kaçak kullanımına ilişkin belge yok"

Davayı karara bağlayan İstanbul 3. Tüketici Mahkemesi Hakimi Sevtap Kaya, Anayasa'nın, "Devletin amaç ve görevi" başlıklı 5. maddesi ile "Kanun önünde eşitlik" başlıklı 10. maddesinde bireyi koruyucu hükümlerin mevcut olduğunu belirterek, Anayasa'nın "Tüketicinin korunması" başlıklı 172. Maddesi'nde de, "Devlet, tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirler alır, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini teşvik eder" hükmünün yer aldığını ifade etti.

Dosyaya konulan deliller ve anayasanın ilgili maddelerini birlikte değerlendiren hakim Kaya, davacı AYEDAŞ şirketi avukatının davalı Aziz Sülün'ün faturasına yansıtılan ücretin kaçak/kayıp miktarı olduğunu ileri sürdüğünü, ancak Sülün'ün kaçak elektrik kullandığına ilişkin herhangi bir belgeyi dosyaya sunmadığını kaydetti.

Kaçak elektrik kullanımının söz konusu olması durumunda, yasa ve yönetmeliklere uygun olarak bir kaçak kullanımı zabtının tutulmuş olması ve bu zabıt çerçevesinde elektrik tarifeleri kullanılan kaçak elektrikten dolayı bir tahakkuk yaptırılması gerektiğini aktarılan kararda, şu ifadelere yer verildi:

"Ancak dosyaya, bu konuda herhangi bir belge sunulmamıştır. Davalıdan tahsil edilmek istenen ücret, üçüncü kişilerin kaçak olarak kullandığı elektrik zararının abone olarak sözleşme yaparak elektrik kullanan kişilere yansıtılan bir ücret olduğu davacının da kabulündedir. Üçüncü kişilerin yasal olmayan yollardan kaçak olarak elektrik kullanmalarından doğan haksız fiilleri dolayısıyla oluşan zararların yasal yollardan elektrik kullanan kişilere yansıtılması yasaya uygun olarak kabul edilemez. Şirketlerin bu şekilde oluşan zararlarının sadece abonelerden alınacak ücretlerin tarifelerinin değiştirilmesiyle tahsil edilmesi hukuka uygun değildir.

Şirketler, yapmış oldukları ticari faaliyetler sonrasında kar veya zarar edebilirler. Bu tamamen şirketlerin kendi faaliyetleri kapsamında oluşan duruma göre ortaya çıkan bir şekildir."

"Şirket, kayıpların önüne geçmek zorundadır"

"Elektrik dağıtım görevini üstlenirken ürettiği elektriği dağıtım sırasında bir takım yolsuzlukların, haksızlıkların yapılacağını basiretli bir tacir gibi düşünerek bunlara karşı gerekli önlemlerini alıp üstlendiği elektrik dağılımında kaçak kullanım ve elektrik dağıtımı sırasında oluşan kayıpların önüne geçmek zorundadır" ifadelerinin yer aldığı kararda, elektrik dağıtım şirketinin gerekli altyapı ve denetimlerini sıkı bir şekilde yaparak haksız ve yasalara aykırı şekilde elektrik kullananları tespit edip, yasal işlemler yapmak zorunda olduğu dile getirildi.

Kararda, "Bunları yapmadığından dolayı ürettiği elektriği dağıtımı sırasında yapılan haksız kullanımlardan doğan zararını yasal yollardan abonelik sözleşmesi ile elektrik kullanan tüketicilerden tahsil etmesi düşünülemez" ifadeleri yer aldı.

Hakem heyetinin kararının usul ve yasaya, ayrıca delillere uygun bulunması nedeniyle, elektrik şirketi tarafından açılan davanın reddine karar vermek gerektiği konusunda mahkemeye yeterli kanaat geldiği anlatılan kararda, AYEDAŞ'ın açtığı, hakem heyetinin kararının iptal edilmesi davası reddedilerek, tüketici Aziz Sülün'e de kayıp/kaçak kullanım adıyla yapılan kesintinin geri ödenmesi kararlaştırıldı.

Ekonomik Takvim

Altın fiyatları bildiğiniz gibi sürekli olarak değişiklik göstermektedir. Türkiye altın fiyatları, aslında dünya genelindeki bazı parametrelere bağlıdır. Yani sadece Türkiye'ye bağlı herhangi bir piyasa altın fiyatlarını belirlememektedir. Bildiğimiz gibi dünya genelindeki borsaların açılış kapanış saatleri aynı anda olmamaktadır. Dünyanın herhangi bir yerindeki altın borsasında işlemler sonlanırken, bir diğerinde henüz yeni başlamaktadır.

Altın, yatırım araçları arasında uzun vadede kazanç sağlayan güvenilir bir maden olduğundan ve dilediğiniz anda alıcı bulabileceğinizden dolayı, çok fazla tercih edilmektedir. Altın fiyatlarını aslında dünya genelindeki ekonomiler aynı anda belirler. Borsanın en güçlü ülkesi ABD'dir. Bu nedenle de altın fiyatlarında daha çok ABD etkili olmaktadır. Geçtiğimiz dönemlerde altın fiyatlarını, ABD'de yaşanan krizler sıkça etkilemiştir. Bu nedenle altın fiyatlarının ABD'nin çeşitli kurumlarının davranışları doğrultusunda etkilendiğini söyleyebiliriz.

Bir başka açıdan baktığımızda altın, sadece kıymetli bir maden olarak yer almamaktadır. Altın aynı zamanda bir mücevher hammaddesidir. Özellikle bazı ülkelerde, mücevhere önemli ölçüde talep vardır. Türkiye de mücevher talebi fazla olan ülkeler arasında yer alıyor. Mücevher piyasasındaki bu talepler de altın fiyatlarına etki eden bir diğer unsurdur.

Altının aynı zamanda bir maden olduğunu hesaba katarsak, endüstriyel alanda da altına ihtiyaç olduğunu görürüz. Endüstriyel ihtiyaçlar, altın fiyatlarını ufak bir oranda da olsa etkilemektedir.

Altın fiyatlarını takip etmek ve en uygun zamanda altın alımı yapmak, tabii ki yatırımcılar için en doğru seçenek olacaktır. Siz de altın fiyatlarını takip ederek yatırımınız için uygun zamanı bekleyebilirsiniz.