Türkiye, geçen yıl ithal ettiği ham petrolün variline ortalama 105,4 dolar öderken, fiyatların 90 dolar seviyelerine düşmesi, cari açığın da düşeceği umudunu doğurdu.
Geçen yıl enerjiye 54,1 milyar dolar ödeyen Türkiye'nin faturası, petrol fiyatlarının bu düzeyde seyretmesi halinde 6 milyar dolar civarında düşecek ve bu cari açığa yansıyacak.
AA muhabirinin, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun (EPDK) verilerinden derlediği bilgilere göre, Türkiye geçen yıl 18 milyon 92 bin ton petrol ithal etti ve bu ithalata 14,5 milyar dolar ödedi.
Böylelikle Türkiye'nin söz konusu ithalatında 1 varil petrolün fiyatı 105,4 dolara gelmiş oldu.
Son günlerde Londra Brent tipi ham petrolün Ağustos ayı teslimi varil fiyatının da 90 dolar seviyesinde seyrettiği düşünüldüğünde, Türkiye, geçen yıla göre petrolün varilini yaklaşık 15 dolar daha ucuza alıyor.
"Her 10 dolar" 4 milyar dolar
Doğalgaz ve petrol ürünleri fiyatlarının da petrol fiyatlarına endeksli değiştiği dikkate alındığına dikkati çeken uzmanlar, petrolün varilindeki her 10 dolarlık fiyat hareketinin enerji ithalatı faturasına 4 milyar dolarlık etki yaptığını belirtiyor.
Söz konusu hesaplama dikkate alındığında, geçen yıla göre petrolün varilini 15 dolar daha ucuza alan Türkiye'nin enerji ithalatının 6 milyar dolar düşeceği ifade ediliyor.
Türkiye'de, ihracatın yüzde 18,5 artışla 135 milyar dolara ulaştığı, ithalatın ise yüzde 29,4 artışla 240 milyar dolara ulaştığı 2011 yılında, enerji faturası da bir önceki yıla göre yüzde 40,56 oranında artarak, yaklaşık 54 milyar dolar olmuştu.
Yapılan hesaplamalara göre, petrol fiyatlarının bu düzeyde seyretmesi halinde geçen yıl enerjiye ödenen 54 milyar dolar, yaklaşık 6 milyar dolar düşecek ve bu düşüş, cari açığa da yansıyacak.
Altın fiyatları bildiğiniz gibi sürekli olarak değişiklik göstermektedir. Türkiye altın fiyatları, aslında dünya genelindeki bazı parametrelere bağlıdır. Yani sadece Türkiye'ye bağlı herhangi bir piyasa altın fiyatlarını belirlememektedir. Bildiğimiz gibi dünya genelindeki borsaların açılış kapanış saatleri aynı anda olmamaktadır. Dünyanın herhangi bir yerindeki altın borsasında işlemler sonlanırken, bir diğerinde henüz yeni başlamaktadır.
Altın, yatırım araçları arasında uzun vadede kazanç sağlayan güvenilir bir maden olduğundan ve dilediğiniz anda alıcı bulabileceğinizden dolayı, çok fazla tercih edilmektedir. Altın fiyatlarını aslında dünya genelindeki ekonomiler aynı anda belirler. Borsanın en güçlü ülkesi ABD'dir. Bu nedenle de altın fiyatlarında daha çok ABD etkili olmaktadır. Geçtiğimiz dönemlerde altın fiyatlarını, ABD'de yaşanan krizler sıkça etkilemiştir. Bu nedenle altın fiyatlarının ABD'nin çeşitli kurumlarının davranışları doğrultusunda etkilendiğini söyleyebiliriz.
Bir başka açıdan baktığımızda altın, sadece kıymetli bir maden olarak yer almamaktadır. Altın aynı zamanda bir mücevher hammaddesidir. Özellikle bazı ülkelerde, mücevhere önemli ölçüde talep vardır. Türkiye de mücevher talebi fazla olan ülkeler arasında yer alıyor. Mücevher piyasasındaki bu talepler de altın fiyatlarına etki eden bir diğer unsurdur.
Altının aynı zamanda bir maden olduğunu hesaba katarsak, endüstriyel alanda da altına ihtiyaç olduğunu görürüz. Endüstriyel ihtiyaçlar, altın fiyatlarını ufak bir oranda da olsa etkilemektedir.
Altın fiyatlarını takip etmek ve en uygun zamanda altın alımı yapmak, tabii ki yatırımcılar için en doğru seçenek olacaktır. Siz de altın fiyatlarını takip ederek yatırımınız için uygun zamanı bekleyebilirsiniz.